Tanıtım

Manuş Baba Konseri İle İlgili Düşüncelerim

Son bir yılın parlayan yıldızı Manuş Baba‘yı, iyi kötü yutuba girmeyi bilen herkes bilir. Buna rağmen bir çoğumuz kendisini tam anlamıyla tanımayız. Sahne adından dolayı çingene sananlar, yaşlı sananlar, adını kullandığı düşünenler azımsanmayacak kadar çok.

İstanbul Kadıköy Bostancı Gösteri Merkezi‘nde verdiği konsere katılanların da yanlış düşüncelere sahip olduğunu gördüğüm için kendisi ile ilgili gördüklerimin ve derlediklerimin bulunduğu bir yazı yazmaya karar verdim. Arkadaşımın yedeğinin yedeği olarak katıldığım konser, biraz olsun rahatlamamı sağladı.

Manuş Baba kimdir?

Küçük bir gogıl aramasıyla Manuş Baba‘nın gerçek adının Mustafa Özkan olduğunu görebilirsiniz. 1986 doğumlu. 32 yaşında, Cahit Sıtkı Tarancı’ya göre yolun yarısına gelmemiş biri. Aslen Diyarbakırlı.

Çok uzun süredir bir şekilde müziğin içinde. Ama profesyonelleşmeye 2010 yılında Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bölümü‘nü kazanmasıyla başlamış. Murat Kınay’la tanışana kadar da müziğini sosyal medya üzerinden paylaşmış.

Neden Manuş? Neden Baba?

Röportajlarında, çevrelerinde çok fazla Mustafa olduğu için nenesinin kendisine manuş diye seslendiğini söylemiş. Dediğine göre nenesi bu kelimeyi aynı zamanda güzel çocuk anlamında da kullanıyormuş. İnternet aramasında böyle bir anlam bulamadım. Ama manuş kelimesinin Avrupa çingeneleri için kullanıldığı ile alakalı bazı yerlerde bilgiler buldum. İnsan demekmiş Sanskritçede. Bu nedenle Manuş Baba‘yı çingene sananlar bir yerde doğru düşünüyorlar.

Baba kelimesini ise konuşmaya başladığı ilk kelime olduğu için kullandığını söylüyor.

Nenesinin manuşu, ilk kelimesi. Bir yerde hayatının belki de O’na göre en güzel günleri.

Konseri nasıldı? Kendisi nasıldı?

Konserinde öncelikle kendi albümlerinden parçaları okudu. Devamındaysa yutubta bulabileceğiniz coverlarını söyledi. Bir çok parçasını bilmememe rağmen şarkıların bazılarının güftelerini bilmem nedeniyle eşlik edebildim. Sahne performansı ise akıcı, rahatlatıcı idi.

Sahne performansı için iyi desem de bir takım sorunlar yok değildi. Öncelikle iyi bir konuşmacı değil. Cümlelerine devrik bile diyemeyiz. O kadar karman çorman konuşuyor ki, anlamak için çok dikkatli dinlemek gerekiyor. Şarkılarını söylerken bağırmasından mıdır, yoksa gerçek sesi midir bilmiyorum ama her ilk cümlesinde kulak tırmalayan cinstendi sesi.

Her şarkıdan sonra dilinin daha da peltekleşmesi de başka bir sorundu. Artık içtiği sudan (?) mıdır, yoksa yorgunluktan mıdır bilmiyorum ama zaten anlamakta zorlandığım birinin peltek konuşması beni çok yordu.

Şarkılar arasında dakikalarca konuşmaktansa bir kaç fazladan şarkı söylemesi daha iyi olur düşüncesindeyim. Çünkü kesinlikle sahnedeki şarkı performansı konuşma performansına göre katbekat iyi.

Not: Konserde B kısmında 2. sırada oturan kısa saçlı bir kız vardı. Kısa boyluydu. Eğer ki konserin başında fark etseydim kendisini bir şekilde çok ama çok güzel biri olduğunu söylerdim O’na. Eğer olur da okursa bilsin.