Çokluortam

Bak Bizim Şarkımızı Çalıyorlar Müzikali Üzerine Düşüncelerim

Hiç aklımda yokken arkadaşımın işinin çıkması nedeniyle bir iş arkadaşımla birlikte ne olduğunu bilmediğim bir müzikale gittim. Müzikal oyunun ne olduğunu, Kağıthane‘nin nerelere kadar uzandığını, Sadabad Sahnesine nasıl ulaşacağımı bilmeden anı bir karar ve cesaretle müzikal izlemeye gittim. O kadar beğendim ki, bir tanıtım yazısı yazmam gerektiğini düşündüm.

Müzikal Nedir?

Daha önce tiyatroya, müzikal tiyatroya gitmeyenler için müzikal sürekli müziklerle ve danslarla sahnelenen oyunlar gibi gelebilir. Ama öyle değil. Vikipedideki tanımına göre;

Müzikal tiyatro, kendine özgü bir olay örgüsü olan, müzik, dans ve diyalogların olaylarla bütünleştiği duygusal ve eğlendirici sahne gösterisi, oyun ya da filmdir.

İzlediğim Müzikal Nasıldı?

Yazıldığı 1978’den beri bir çok kez Broadwayde ve dünyanın bir çok yerinde sahnelenen müzikal, Broadwayde aynı anda birden fazla oyunu sahnelenen Neil Simon tarafından yazılmış. Müzikal gerçek bir aşktan esinlenilmiş. Müzikalin şarkılarının bestecisi Marvin Hamlisch ile yine müzikalin şarkılarının söz yazarı Carole Bayer Sager arasındaki aşkı konu alıyor.

Bir kaç sahnesi hariç oldukça eğlenceli bir müzikal. Hareketli, izlenilesi.

Oyuna gitmeden önce müzikal deneyimim olmadığı için sıkılacağımı düşüyordum. Oyuncuların performansı, dansçıların şevki oyundan sıkılmaya dahi vakit bırakmadı.

Oyun, Ali Mert Yavuzcan tarafından canlandırılan ünlü besteci Vernon Gersch ile Özge Özder tarafından canlandırılan ve ona hayran söz yazarı Sonia Walsk arasındaki inişli çıkışlı, eğlenceli, sonu  gelmez, sorunlu, egosu yüksek aşkı anlatıyor. Tabi bu iki karaktere onların iç sesleri olduğu belirtilen oğlanlar ve kızlar da dansçı olarak eşlik ediyor. Oğlanları Çağrı Büyüksayar ve Köksal Ünal canlandırırken, kızları da Evrim Artut ve Müge Gülgün canlandırıyor.

Nedendir bilmem, dansçılar sahneye çıktıklarında oyunun baş kahramanlarını bir yana bırakıp onları izledim. Le Club sahnesinde Evrim Artut’un Çağrı Büyüksayar’a yaptığı sol ayağını geriye atma, bilmiyorum ki nasıl anlatılır, işveli hareketi görmek beni mutlu etti. Köksal Ünal’ın bazı sahnelerde kendini kaybetmişcesine şevkli dans edişi nedeniyle ben de şuracıkta kendi kendime tepineyim dedirtti. Çünkü dans edemem. Kızların ve Sonia Walsk’ın at kuyruğu yapılmış saçlarının aynı anda bir o yana bir bu yana hareketi beni hipnotize etti diyebilirim. Sonra dansçıları bütün sahnelerden çıkardım, hiç güzel değildi oyun.

Sahne önü haricinde, dekorların yerleştirilmesi, bu anların müzikle uyumu, sahnelerin müzikle ve ışıkla uyumu da iyiydi.

Oyun ile ilgili ayrıntılı bilgiyi Şehir Tiyatrolarının internet sitesinden edinebilirsiniz. [bağlantı]

Nasıl Giderim?

Müzikal Kağıthane Sadabad Sahnesinde sahnelendi. Fakat son sahnesiydi. Şehir Tiyatrolarının internet sitesine göre müzikal 15 Şubat 2018 tarihinden itibaren Ümraniye Sahnesinde sahnelenecek.

Ümraniye Sahnesine ulaşım ise oldukça kolay. Üsküdar ve Kadıköy‘e ulaşabilen herkes onlarca belediye otobüsü yada minibüs ile Ümraniye Sahnesine ulaşabilir. M5 metro hattı ile Yamanevler durağında inerek 3 dakika sonra sahneye ulaşabilirsiniz. Avrupa Yakasından ise Altunizadeye ulaşabilirseniz aktarma yaparak sahneye ulaşabilirsiniz. Mecidiyeköyden, Taksimden, Sabiha Gökçenden de Tepeüstü durağında aktarma yaparak ulaşabilirsiniz.

Sonuç

Kesinlikle müzikal izlemelisiniz. En azından ben izleyeceğim. Daha önce başka müzikaller izlememem nedeniyle bu müzikal için olumsuz bir yorum yapamayacağım. Oyunculuğun sadece televizyon, diziler, filmler ile sergilenmediğini hatırlamamız, hatırlamanız gerekiyor. İstanbulda cefasını çekiyorsak sefasını da sürmeliyiz.

Not: Gogılda yapacağınız küçük bir aramayla müzikal hakkında daha ehil kişilerin yorumlarını okuyabilirsiniz ve tavsiye ederim.