Sevgili Günlük

2018 Yılı Hayat Değerlendirmesi

Geçtiğimiz her bir anda, her bir günde birer anı bıraktık. Bir kısmı hayatımızda önemli bir yere sahipken bir kısmı hiç önemli değildi. Güzel günler anlar gibi lanet edecek kadar ileri gittiğimiz günlerimiz anlarımız da oldu ama her biri artık geçmişte kaldı.

Geldik bir yılın daha son gününe ve belki de bir çoğumuzun zaman zaman oturup düşündüğü ne yaptım bu zamana kadar sorusuna cevap verme zamanına.

Yıl içerisinde çeşitli yönlerden hayat yolculuğumu değerlendirip bu sene neler yaptığıma ve hayallerime-planlarıma ne kadar yaklaştığımı ya da uzaklaştığımı kendime soracağım.

Kültür Yolculuğum

İstanbul’a taşınacağımın belli olduğu gün İstanbul’u yaşayacağıma karar verdiğim gündü. Peki nasıl olacaktı bu? Ardahan’da kaldığım sürede özlemini duyduğum bazı etkinlikleri gerçekleştirecektim. Tiyatro, sinema, müze gezmeleri… Bunların her birini de blogumda bir şekilde paylaşacaktım. Bunlara ek olarak her ay en az bir kitap okuyacaktım ve bu kitabı kitabın edebi kısmına kaçmadan yorumlayacaktım. Sonuç: hüsran.

2018 yılı içerisinde ortalama 4 ayda 1 tiyatroya, her ay 1 sinemaya, 6 ayda 1 müzeye gitmişim. Hiç kamp yapmamışım. Zorunlu haller ve rutinim haricinde İstanbul haricinde bir şehri ya da yeri ziyaret etmemişim. Ortalama 2 ayda 1 arkadaşlarımla yukarıda bahsettiğim etkinlikler hariç eğlenmeye gitmişim. Kültür yolculuğumda yılın etkin geçen şeyi ise kitap okuma sayım olmuş: askerliğim süresince 25, askerlik sonrası 8, askerlik öncesi 3 olmak üzere aylık ortalama 3 kitap okumuşum. İşin en hüsran verici tarafı ise 2018 yılında kültür yolculuğum ile ilgili blogda 15 yazı paylaşmışım.

Hayat Yolculuğum

2018 yılı içerisinde hayatımda değişiklik yaratabilecek büyüklükte yaptığım şey sayısı oldukça az. Mesela yeni bir dil öğrenmek ya da az buz bildiğim dilleri geliştirmek için bir girişimim dahi olmadı. İleriye dönük düşüncelerle başladığım ya da ileriye dönük hale gelebilecek bir ilişkim de olmadı. Belki en elle tutulur, gözle görülür olay askerliği bitirmek oldu. Bu beni hayal kırıklığına uğratan bir süreçti. Gözümde rütbeli olarak anılan askerlerin bir çoğunu, askerlik kurumunu yerle bir eden bir süreçti. Bana en büyük katkısı ise kitap okuma rahatlığımdı.

Kendime verdiğim sözlerin bir çoğunu yerine getirmemenin yanı sıra yapmam dediğim bazı şeyleri de yapmam bu seneki en büyük yanlışlarımdan oldu. Bunları açık açık yazmak istemiyorum tabi ki.

2019’da neler yapmayı planlıyorum?

Ocak ayından itibaren kültür gezilerime yeniden başlayacağım. Kültür gezilerini olabildiğince geniş tutabiliriz. Bu nedenle bu konuda kendi sınırlarımı çizmem gerektiğini düşünüyorum. Sadece müze ve tarihi yerler ile tiyatro oyunlarını kültür gezileri kapsamına alıyorum. Sinema, şehir gezileri, lezzet turları… gibi etkinlikleri ise bambaşka bir kategoride değerlendirmeyi planlıyorum.

Bloglarıma her hafta ortalama 2 yazı yazmayı planlıyorum. Belli aralıkları olmayan bir podcast ya da video serisi de yapmak istiyorum ama bu kesin olmalı diye bir tavır koymuyorum.

Yeni bir dili ya da çok da yabancı olmadığım bir yabancı dili öğrenmek için çalışmalara başlayacağım. Mesleğimle alakalı ileriye yönelik en az bir iş planı ve proje yazmayı da düşünüyorum.

Yıl içerisinde 3 kere en az 1 gecelik kamp yapmayı planlıyorum. Kampın kapsamı, yaşadığım yere uzaklığı ise önemsiz. Doğada olması benim için yeterli olur.

Bu seneki kitap okuma planım ise ayda 2 kitap. Mümkünse biri roman-hikaye gibi edebi bir eser, diğeri ise felsefe, psikoloji, politika gibi konularda yazılmış kitaplardan olacak.

Bu sene içerisindeki diğer planım ise koşu, fitness gibi bir sportif etkinliğe başlamak. Düzenli olarak yapmaktan bahsetmiyorum. Başlayayım ve zaman zaman tekrarlayayım yeterli.

Yazımın sonuna gelmişken…

Okurlarımın yeni yıllarının en güzel şekilde geçmesini diliyorum. Umarım hepimizin hayalleri ve planları gerçekleşir.